Kelly Wearstler ve Ünlü Tasarımları

Kelly Wearstler kendisine dünyanın en ünlü iç mimarları arasında önemli bir yer yaptı. Peki bunu nasıl yaptı?

Kelly Wearstler eseri olan iç tasarımlar modernlik, uyum ve dekoratif denge kavramlarının en önemli temsilcileri gibi. Genç tasarımcı, iç tasarım alanında, dünya çapında büyük bir isim yaptı.

Çalışmalarında her çeşit kompozisyonu bulabileceğimiz tasarımcının aslında belirli ve tek bir tekniğe dayalı tasarımları bulunmuyor. Bunun yerine, rahatlık ve rasyonellik ilkelerinden yola çıkarak bir mekanı yaratan tüm unsurları bir araya getirmeyi tercih ediyor. Kullandığı her unsur ince bir biçimde değerlendirilmiş şekilde yerlerini buluyor ve hepsi de bir amaca hizmet ediyor.

Dikkatinizi Wearstler’ın farklı renkler kullanarak oluşturduğu güzel renk cümbüşlerine çekmek istiyoruz.

Pastel veya nötr renkler kullanılıp kullanılmadığına bakılmaksızın, bu malzeme ve unsurların hepsi bir mekana katkı sağlayacaktır, çünkü Wearstler, bunları nasıl doğru kullanacağını çok iyi biliyor.

Kelly Wearstler’ı tanıyalım

1967 doğumlu olan bu Güney Karolina’lı (ABD) iç mimar, hem dekorasyon hem de tasarım konusunda oldukça büyük bir deneyim birikimine sahip. Bazı projelerinde, denge ve unsurlar arasındaki potansiyel ile oynayarak çeşitli riskler aldı ve başarılı oldu.

Dekorasyon tarzı, farklı stilleri ve elementleri bir araya getiren ve oldukça belirgin bir tarz. Aynı ortamda farklı materyaller, dönemleri temsil eden malzemeler, kalıplar, formatlar ve ölçekler gibi pek çok farklı unsuru bir arada kullanabiliyor.

Birkaç projesinde riskli kararlar aldığını söyleyebiliriz, ancak her zaman dengeli bir genel sonuç elde ediyor.

Tasarladığı odalarda asla uyumsuzluk durumuyla karşılaşmıyorsunuz. Akıllı bir dekorasyon tarzına güzel bir görüntü eşliğinde dönüşen özenli çalışma tarzı, yaratım şekli ve hayal gücü sayesinde, gerçek sanat eserleri ortaya koyuyor. Wearstler, tasarımlarında daima sağlıklı bir diyalog oluşturmayı hedefliyor.

Kelly Wearstler tasarımlarındaki bütünlük

Wearstler’ın tasarımları, tasarım biçimi ile mekanın kendisi arasında uyum sağlayan elemanlar arasında doğrudan bir ilişki kurar. Sonuç olarak, tasarım, sadece kullandığı mobilya parçalarından ve nesnelerden değil, aynı zamanda odanın renklerinden de ilham alır. Ve tabii olarak, Wearstler, tasarımlarında düzeni ve istikrarı da her zaman korur.

• Çalışmalarındaki ilk bileşen bütünlüktür. Daha önce de belirttiğimiz gibi, her unsurun estetik bir işlevi var ve etraflarındaki parçalarla diyalog içerisinde olmalı. Her bir öğenin, neredeyse dekoratif unsurların bir orkestrası gibi, kendine özgü özellikleri bulunuyor.
• Wearstler duvarlarda ve mobilya parçalarında farklı malzemeler kullanma eğiliminde. Bu her bir farklı eleman ayrı ayrı ayırt edilebilirken, aynı zamanda da daha büyük kompozisyonun da bir parçası. Aynı zamanda, tasarımcı, malzemeler arasında bile zıtlıklar yaratmayı amaçlıyor. Aynı ortamda mermer, taş, alçı ve deri gibi pek çok farklı malzemeyi kullanabiliyor.
• Wearstler’ın çalışmaları bir mekanı tümüyle dolduran ya da farklı kaynakların özensizce bir araya geldiği karışım değil. Bundan ziyade, yarattığı mekanlar dolu olmakla birlikte bir bütünlük ortaya koyuyor. Yetenekli tasarımcı, baktığınız her yerde ilgi yaratmak için mümkün olduğunca çok unsuru bir araya getiriyor.
• Eserleri kesinlikle son derece orijinal. Minimalistlerin tam tersi bir tarzı var, ancak zaman zaman bazı iç tasarımları için minimalizmi de kullandığını inkar edemeyiz. Her durumda, tüm çalışmaları son derece öncü ve seçkin.

Wearstler renkleri nasıl kullanıyor?

Sadelik onun kullandığı bir kuvvetli yön değil. Bunun yerine Wearstler, iç mekanları rasyonel bir şekilde dengeleyen ve uyumlu hale getiren farklı renkler uyguladığı bir tuvale dönüştürür. Kullandığı elementlerin kendi karakterleri bulunur ve sonuç olarak zevkli kontrastlar ve açık bir biçimde görülebilen farklılaşma yaratır.

Genellikle mekanın kahramanı olarak göz alıcı bir renk seçer ve bu öne çıkan rengi ikincil renklerle tamamlar. Örneğin, bir ortama diğer nötr tonlar ve beyaz renk uygularken, belirli bir alanı vurgulamak için somon veya bej gibi bir renk kullanabiliyor.

Ek olarak, halı, oturma takımları veya dekoratif yastıklar gibi belirli elemanlarda sıklıkla desenler kullanır. Desenlerle daha dinamik, keyifli bir ortam yaratabiliyor ve mekanı tek renklilikten kurtarabiliyor.

Kelly Wearstler ve pastel renklere olan ilgisi

Kelly Wearstler tasarımlarına baktığınızda, bol miktarda pastel kullandığını fark edeceksiniz. Bunu bir mekanın belirli bir alanını vurgulamak için de yapabildiği gibi, pastel renkleri kullanmayı sevdiği için de bu yola gidebiliyor.

Her şekilde, Kelly Wearstler’ın iç mekanlara, elementler arasındaki uyum ve diyalogun en ön planda geldiği büyük ve renkli bir tuval gibi yaklaştığını her zaman akılda tutmakta fayda var.